Epilepsi ve Nöbet Hastalıkları
Epilepsi yani sara hastalığı, tekrar eden nöbetler durumudur. Bir nöbet, beyindeki geçici bir fonksiyon bozukluğudur. Bu bozukluk, normal elektriksel sinyal akışının ani bir elektriksel boşalım ile kesilmesi ve bunun, beynin normal işlevini bozmasıdır.
Netice, hislerde bozulma, kontrol edilemeyen silkinme hareketleri ve bilinç kaybı dahil olmak üzere ani sinir sistemi semptomlarıdır.
Sara hastalığından muzdarip kişilerin çoğu, ilaç kullanmak suretiyle tamamen normal bir yaşam sürebilirler.
ABD’de, çoğu çocukluk çağında başlamış olmak üzere bir milyon kişinin, bir tür nöbet hastalığı olduğu tahmin edilmektedir.
Diğer nöbet hastalıkları 60 yaş sonrasında başlama eğilimindedir.
Sarası olan bazı kişiler, tüm yaşamları boyunca sadece birkaç nöbet geçirirler. Nöbet geçiren ortalama bir çocuk, asla diğerini geçirmez. Bununla beraber, iki nöbet geçirmiş olan bir erişkinin başka nöbet geçirme şansı yüzde elliden fazladır.
Epilepsinin sebepleri değişiklik arz eder. Kişilerin üçte ikisinde, beyinde tanımlanabilir bir sorun yoktur. Üçte birinde ise, doğumda oluşmuş bir beyin hasarı, bir tümör, kafa yaralanması, felç ya da aşırı alkol tüketimi altta yatan sorun olabilir. Nöbetler; ateş, uykusuzluk, enfeksiyon, açlık, yaralanma, parlayan ışıklar veya aralıklı gürültü ve aybaşı hali dahil olmak üzere pek çok durumdan kaynaklanabilir.
Pek çok nöbet türü vardır.
Ama doktorlar bunları iki gruba ayırırlar: Birincil genel nöbetler ve kısmi nöbetler.
Birincil genel nöbetler, bilinç kaybına sebep olur, ve büyük kötü nöbetler ve küçük kötü nöbetleri içerir. Büyük kötü nöbetler çırpınmaya sebep olur; küçük kötü nöbetler buna sebep olmaz. Büyük kötü nöbetler genellikle, 6 ila 12 yaş arasında başlar.
Kısmi nöbetlerde (fokal nöbetler olarak da adlandırılır), kişi bilinçli kalır. Ama düşünme ya da ruh hali karışıklığı, veyahut kontrol edilemeyen silkinme hareketleri olabilir.
Kısmi nöbetler, beynin sadece bir kısmını etkiler. Ama bazen beynin diğer alanlarına da yayılır ve ikincil genel nöbet şekline dönüşür. Kısmi nöbetler, genel nöbetlere oranla, altta yatan ciddi bir beyin bozukluğunu daha muhtemelen işaret ederler.
Semptomlar
İkincil genel nöbetlerden önce bazen bir aura oluşur. Bu durumda, gerçek olmayan ya da o ortamda bulunmayan sesler ya da kokular duyulur, karın bölgesinde rahatsızlık veyahut kafada basınç hissedilir.
Genel büyük kötü nöbetler, ani bir bilinç kaybı ile başlar. Vücut katıdır; bir değnek gibi düz ya da arkaya doğru bükülmüş olabilir. Bunu; kollar, bacaklar ve gövdede bir seri silkinme hareketi ve dişlerin sıkılması takip eder. Bazı kişilerde, kontrol edilemeyen işeme ve bağırsak hareketleri görülür. Tüm nöbet genellikle 2 dakikadan fazla sürmez.
Bir nöbet sonrasında kişi, birkaç saat boyunca kendisini kafası karışık ve çok yorgun hissedebilir; baş ağrısı olabilir; ve uyumak isteyebilir. Kişiler nöbeti hatırlamaz. Ama ondan önceki aura’yı hatırlayabilir.
Eğer kişinin aralarında uyanmadığı birkaç büyük kötü nöbet vuku bulursa, derhal tıbbi yardım isteyin. Bu durum status epilepticus” olarak adlandırılır ve yaşam riski taşıyabilir.
Şuur kaybı yaratan nöbetlerde (daha ziyade çocuklarda olan), geçici ve çok az süren bir bilinç kaybı yaşanır. Ama vücutta anormal hareket görülmez. Bu tür nöbette, çocuklar hayal görmekle suçlanabilir; çünkü birkaç saniye boyunca, etraflarında ne olup bittiğinden habersiz olarak boş gözlerle bakarlar. Bu tip nöbet, fark edilmeyebilir; ve bir günde pek çok kere vuku bulabilir. Çocuk bu aralıkları hatırlayamayabilir.
Kısmi nöbetler genellikle beynin bir bölümünde başlar; semptomlar, beynin hangi bölümünün etkilendiğine bağlıdır. Eğer nöbet, beynin sadece bir kısmında kalıyorsa, bilinç kaybı yaşanmayabilir. Eğer nöbetler bilinç kalitesini etkilemiyor ise (örneğin, yegane semptom yani belirti bir vücut kısmında kontrol edilemeyen seğirmeler olabilir) basit kısmi nöbetler olarak adlandırılırlar.
Eğer bilinç etkileniyorsa, bunlar, kompleks kısmi nöbetlerdir. Kompleks kısmi nöbetler, bariz bir gerekçe olmaksızın kızgınlık ya da gülme gibi anormal davranışlara neden olabilir. Kompleks kısmi nöbetler, bir zamanlar (yanlış olarak), şakak lobu nöbetleri ya da psikomotor nöbetler olarak adlandırılmıştı.
Tedavi Seçenekleri
Bir nöbetin teşhisi genellikle barizdir. Kısmi nöbetlerde, özellikle şakak lobundan kaynaklananlar ve garip davranış eşliğinde vuku bulanlarda, teşhis biraz daha zor olabilir. Doktorunuz, beyindeki elektriksel aktivitedeki bir istikrarsızlığı gösterebilecek olan bir electroencephalogram uygulayabilir.
Teşhisin bariz olduğu zamanlarda bile, nöbetlerin sebebi belli olmayabilir ve doktor, bir tümör oluşumu ya da diğer normal dışılıkları aramak üzere, bilgisayarlı tomografi veya manyetik rezonanslı görüntüleme isteyebilir.
Nöbetlerin tedavisi için anticonvulsant’lar (beyinin, nöbet geçirme ihtimalini azaltan ilaçlar) kullanılabilir. Yıllardır kullanılan en eski ilaçlar phenytoin, phenobarbital, carbamazepine ve valproic asit’tir.
Gabapentin, lamotrigine, felbamate, ve topiramate gibi daha yeni ilaçlar da vardır. Bu daha yeni ilaçlar esas olarak, eski ilaçların herhangi biriyle iyi kontrol edilemeyen kısmi nöbetleri tedavi etmek için kullanılır. Yan tesirleri azaltmak üzere, aynı anda tek bir ilaçla tedavi tercih edilir.
İlaç kullanmaya rağmen sık nöbet geçiren kişiler için, vagus (onuncu kafa siniri) sinir uyarımı adı verilen yeni bir tedavi popülerlik kazanmaktadır. Deri altına küçük bir kutu yerleştirilir; ve bu cihaz her birkaç dakikada bir, vagus sinirine bir elektrik akımı gönderir. Bu, bazı kişilerde nöbet sıklığını azaltır.
Az miktarda kişide, ne ilaçlar ne de kutu nöbetleri kontrol edemez. Bu durumda, epileptik boşalımın başladığı beynin küçük alanlarını kesip çıkarmak; ya da nöbetin yayılmasını önlemek üzere, beynin bir yarısını diğer yarısına bağlayan sinirleri kesmek için; ameliyat gerekli olabilir. Bu tür ameliyatlar, tüm ABD’de birkaç özel merkezde yapılmaktadır.