Dengelenmiş Düşük Kalorili Beslenme
Bu tip beslenme bütün temel beslenme ilkelerine uyan, dengeli beslenmeyi hedefleyen ve bazı uzmanların karşı çıktığı karbonhidratlara da yer veren bir uygulamadır.
Dengelenmiş düşük kalorili beslenmenin başlıca yararları aşağıda sıralanmıştır:
• Bütün besin çeşitlerini içerdiğinden kişinin gereksinimlerine göre bir program hazırlanabilir.
• Hiçbir temel besin grubu dışlanmaz. Böylece hazırlanan beslenme programı çok fazla kilo kaybının gerektiği durumlarda bile, bir sağlık sorunu yaratmadan, çok uzun bir süre boyunca uygulanabilir.
Çeşitli beslenme programlarının yol açtığı bazı sorunları ayrıntılı bir biçimde değerlendirme açısından aşağıda belirtilen noktaların göz ardı edilmemesi gerekir:
• Günlük alınması gereken en az protein miktarının kesinlikle altına inilmemelidir. Bu miktar ideal vücut ağırlığının her kg’si için günde 1 gr’dir. Görüldüğü gibi, yapılacak hesaplamada o andaki değil, hedeflenen ağırlık temel alınır.
Başka bir deyişle günlük toplam kalori miktarının yüzde 15-20’si proteinlerden alınmalıdır. Vücuttaki protein depoları kolayca tükenebileceğinden bu depoların günlük beslenmeyle düzenli biçimde desteklenmesi gerekir.
Hastaya karbonhidratlı yiyecekler yeterli düzeyde verilmelidir. Bu gereklilik yalnızca kalsiyum, B1 vitamini, B2 vitamini, B6 vitamini ve C vitamini eksiklikleriyle ilgili değildir. Aynı zamanda su kaybı, elektrolit dengesizliği, ketoz, kanda üre artışı, serum lipitlerinde artış, bitkinlik, halsizlik gibi sorunlar da ortaya çıkabilir.
Bu sorunlar karaciğerdeki glikojen dışında, kullanılabilir karbonhidrat depolarının bulunmamasından kaynaklanır. Beslenmede yeterince karbonhidrat alınmazsa, vücut bunu glikojene dönüştürdüğü yağ dokusundan karşılar. Bu da keton cisimciklerinin oluşmasına ve ağızda aseton kokusuna yol açar. Keton cisimcikleri iştah kesici etkileriyle rejim için yararlı olmakla birlikte, karaciğerin çalışması açısından son derece zararlıdır.
• Vücudun aşırı miktarda depoladığı yağlardan kurtulmak gerekir. Her türlü şişmanlığın en önemli özelliği aşırı yağ birikimidir.
Protein bakımından zengin besinler aynı zamanda yağ bakımından da zengindir. Çünkü et, balık, yumurta, süt ve peynir gibi proteinli besinlerin yağ oranı önemli ölçüde yüksektir. Buna karşılık karbonhidratlı yiyeceklere yer veren dengelenmiş beslenme programları çok daha az miktarda yağ içerir. Çünkü ekmek, patates gibi karbonhidrat bakımından zengin besinlerin içerdiği yağ oranı oldukça düşüktür.
Kalori düzeyi düşük beslenme sırasında vücut gereksindiği enerjiyi kendi içinde sağlamaya, yağ depolarını tüketmeye başlar. Bu yeni beslenme düzeni ve metabolizma etkinliği hastada ruhsal ve bedensel bir gerginlik yaratabilir.