tedavisi, belirtileri, Hakkında Bilgi, Nedir

4 – 8 Yaş Arası Çocuklarda Spor ve Gelişim

Bu yaşlarda çocuğa denge, beceri, güç, hızlı tepki gösterme gibi özellikler kazandırılmalıdır. Bu fiziksel özellikler çocuğun kendine güven duymasını sağlayacaktır.

Çocuk dört yaşından sonra oyunu zevk değil, bir iş olarak görmeye başlar. Yalnız kaldığı süre azalır, bir arkadaş ya da arkadaş grubuyla oynamaya başlar. Bazı egzersizleri tek başına yapmaya başlar, bazı karmaşık beden hareketleri­ni kolayca öğrenebilir. Bu yaşta denge tekerleklerini çıka­rıp, bisiklete binmeyi öğrenecek, ileri geri gitmenin tadını çıkaracaktır. Özel­likle tehlikeden hoşlanan gözü kara ço­cuklar yedi, hatta altı yaşında bisiklete binerken ellerini bırakır, selenin Üzeri­ne ayaklarını koyar ya da ön tekerleği kaldırıp arka tekerlek üzerinde gitmeyi denerler.

Denge gerektiren ve gerçek bir spor olan bir başka oyun da paten kaymaktır. Çocuklar hiç zorlanmadan, kısa sü­rede paten kaymasını, ileri geri rahatlık­la hareket etmesini öğrenirler. Zamanla daha zor hareketleri de yapmaya başla­yarak kayarken çömelir, tek ayağının üzerinde gider, küçük saltolar yapar, öteki çocuklarla birlikte kaymaya baş­larlar. Bu yaşlardaki çocuklar bir öğret­men tarafından eğitilebilir, artistik pati­naj için ciddi çalışmalara başlayabilir­ler.

Dört yaşına gelmiş çocukların ko­layca öğrenebilecekleri, sonradan ciddi bir spor etkinliği haline gelecek bir baş­ka oyun da kayaktır. Kayağa en basit hareketlerle başlayan çocuklar bir tepe­ye çıkıp inmeye başlayınca bu sporun kendileri için vazgeçilmez bir zevk hali­ne geldiğini göreceklerdir.
Denge gerektiren öteki oyunları ço­cuk kendiliğinden ya da okuldaki öğret­men ya da arkadaşlarından Öğrenebilir.

GÜÇ VE HIZ

Çocuk ilk yıllarda güç gerektiren oyun­larla ilgilenmez. Ama altı- sekiz yaşları­na geldiğinde kaslarını da kullandığı oyunlara yönelir. Bu tür oyunların ba­şında tırmanma gelir. Ağaca, duvara, çocuk parklarmdaki parmaklıklara, zin­cirlere ve birbirine geçmiş tüplere tır­manmak çocuğun ilgisini çeken oyun­lardandır. En yüksek noktaya tırman­mak, çocuğun Öteki çocuklardan üstün ya da onlarla eşit olma arzusunu ya da ele geçirilmek istenen cisme karşı bir meydan okumayı temsil eder. Bazen kendi kendine meydan okumanın da bir göstergesi olabilir.

Tırmanma güç kadar denge de ge­rektiren bir oyundur ve dikkatli davran­mazsa çocuk düşüp bir yerini incitebi­lir. Çocuklar aynı oyunları çoğu zaman üst üste tekrar ederler. Sürekli tırmanıp inmek çocuğun kas yapısını güçlendirir. Dört-sekiz yaşlar arasında çocukların belirli uyanlara hemen tepki verme ve bazı zorlu hareketleri yapma yetenekle­ri yavaş yavaş gelişir. Ona bir top verdi­ğimizde, topu hemen havaya attığını, daha sonra yakalamaya çalıştığını, bir duvarda ya da yerde sektirip yeniden tuttuğunu görürüz. Hafif, ince, havayla şişirilmiş toplarla çocuk çok eğlenir. Havaya attıktan sonra yere düşürmeden yeniden fırlatır ve bunu birçok kez tek­rarlar. Birkaç çocuk bir araya gelince bu oyunu çok sayıda tekrarlamak için yansır ve her defasında oyunu daha zor hale getirirler.

Topla oynanan başka oyunlar da vardır. Hafif bir raketle oynanan top oyunlannı yüzyıllardan beri çocuklar çok severek oynarlar. Çocuk yedi-sekiz yaşlarında bu oyunları biraz zorlansa da öğrenebilir.
Çocuk olgunlaşmaya başladığı bu yaşlarda öğretmen denetiminde, ciddi ve disiplinli bir biçimde spor çalışmalarına başlayabilir.. Örneğin öteki çocuk­larla birlikte jimnastik yapabilir, düzen­li atletizm çalışmalarına katılabilir. Ama bu çalışmalar belirli bir spor dalın­da ilerleme amacını değil, herhangi bir spor için fiziksel alıştırma niteliğini ta­şımalıdır. Salon çalışmalarına fazla za­man ayırmamak yararlı olur. Çünkü bu yaşlarda çocuğun özgürlüğünü hisset­meye ve eğlenmeye gereksinimi vardır. Çocuk 15-20 dakikalık bir ciddi çalış­madan sonra serbest bırakılmalı ve ken­di hayal gücüyle oynaması sağlanmalı­dır.

Çocuk bu yaşlarda yalnızca suyun üzerinde kalmayı değil, aynı zamanda değişik yüzme stillerini de öğrenebilir. Bilinçli bir yüzme öğretmeni çocuğu belirli zamanlarda serbest bırakacaktır. Böylece çocuklar suyun içinde en sev­dikleri ya da içlerinden gelen hareketle­ri düzensiz ve hatalı olsa da Özgürce ya­pabileceklerdir. Havuzda koşmak, yürü­mek ya da bir topla oynamak onların çok hoşuna gidecektir.
Çocuklar dansa ya da artistik jim­nastiğe de yöneltilebİlir. Müziğin ritnüyle hareket etme insanda içgüdüsel­dir ve bilinçli yapılan hareketlerden da­ha az yorucudur. Çocuk her geçen gün daha fazla hareket öğrenecek ve gide­rek daha bilinçli bir yaklaşımla bazı ku­ralları doğru bir biçimde yerine getir­meye başlayacaktır.

Bu sporlar çocuğun gücünü artıra­cak, hareket yeteneğim geliştirecek, en önemlisi de hareketlerim denetleme alışkanlığım kazanmasını sağlayacaktır.
Judo, karate gibi sporlara çocuk bu yaşta rahatlıkla başlayabilir. Bu sporlar yalnızca kaslarını geliştirmesini değil, aynı zamanda mücadele anlayışı, fizik­sel kontrol, disiplin ve karşısındakine saygı göstermeyi öğrenmesini de sağla­yacaktır. Bu özellikler çocuğun yalnız­ca belirli bir sporu uygulaması için değil, aym zamanda öteki sporlan yapma­sı ve toplumsal ilişkilerini düzenlemesi açısından da önemlidir.

TAKIM OYUNLARI

Çocuklar yedi- sekiz yaşma geldiklerin­de futbol, mini basketbol gibi karmaşık takım oyunlarını oynamaya başlayabi­lirler. Bu oyunlar belirli kurallann var­lığı, disiplinin gerekliliği, iki grup oyuncunun karşı karşıya oynaması, be­lirli bir amaç taşıması ve zafer arzusu gibi bazı ortak Özelliklere sahiptir.

Bu tür oyunlara yeni başlayan ço­cuklara karşı başlarda sabırlı olmak ve birçok şeye göz yummak gerekir. Çün­kü başlangıçta çocuklara ne kural, ne de oyun biçimi öğretilebilir. Bu nedenle öncelikle kuralsız ya da az kurallı bir oyunla işe başlanmalı, çocukların ken­dilerini ve birbirlerini incitecek hare­ketler yapmamalanna Özen gösterilme­lidir. Öğretmenin ilk öğreteceği kural­lar karşı smdakine saygı ve Özdenetim olmalıdır.

Oyunun sonunda elde edilecek za­fer, oyunu daha ilginç hale getirme açı­sından yararlıdır, ama oyunun tek ama­cı haline getirilmemelidir. Zafer için ödüller ya da başansızlık için cezalar kesinlikle verilmemelidir. Takımlar arasında oyuncu değiştirmek (bir maç sırasında da olabilir) sürekli aym takı­mın yenen, ötekinin yenilen oima riski­ni ortadan kaldırır.

Futbol gerçek bir sahada değil, çok daha küçük futbol sahalarında oynanmalıdır. Çocuklar sahanın bir ucundan ötekine fazla yorulmadan koşabilmelidirler. Takımlar 11 değil, 5 ya da 6 kişilik olmalıdır. Bu yaşlarda kız ve er­kekler arasında fiziksel bir fark yoktur. Bu yüzden kızlar ve erkekler aynı oyunda birbirlerine karşı oynayabilir­ler. Aym şeyler mini basket için de ge­çerlidir.
Bu tür takım oyunları vücudun uyumlu bir biçimde gelişmesini sağlar, kas ve kemik yapışım güçlendirir. Ta­kım oyunlarında hayal gücü ve inisiya­tif çocuğun kendini geliştirmesi ve baş­kalarına kanıtlaması açısından büyük Önem taşır.

Bu sporlar yalnızca fiziksel hareket­leri geliştirip metabolizmaya yarar sağ­lamakla kalmaz, aynı zamanda çocu­ğun büyümesine ve olgunlaşmasına da yardımcı olur. Çocuk spor sayesinde dikkatini belirli bir şey üzerinde yoğun­laştırma, değişen durumlara göre yeni kararlar alabilme gibi psikolojik olarak olgunlaşmasını sağlayacak birçok özel­lik kazanır.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Güncel Konular